AJANSSPOR HABER
UEFA Şampiyonlar Ligi’nde Manchester United’ı Old Trafford’ta 3-2 yenen Galatasaray, Trendyol Harika Lig’in 8’inci haftasında Antalyaspor’a konuk oldu. Sarı-Kırmızılılar, Antalya deplasmanında 2-0 kazandı. Spor muharrirleri, galibiyete karşın etkisiz oyunu eleştirirken, maçın hakemi Zorbay Küçük’ün kritik kararlarda kusurlar yaptığını vurguladı.
“Hep gerçek vakitte gerçek yerde”
Uğur Meleke (Hürriyet): G.Saray’da ikinci yarı oyunun hareketlenmesinde değerli rol oynayan Tete’nin yanı sıra birinci golü atan Davinson Sanchez’e da farklı bir parantez açmak lazım. Sarı-kırmızılı formayı giydiğinden beri bilhassa bir mevzuda fevkalâde katkı sağladı: Galatasaray’ın tamamlayamadığı ataklarda daima hakikat vakitte hakikat yerde. Bir buçuk yıldır bu bahiste yük neredeyse büsbütün Torreira’nın üzerindeydi. Oyunu yeterli okuyan ve Ajax-Tottenham günlerinden de bu rolü oynamaya alışık olan Davinson, gerek Avrupa’da, gerek ligde büyük katkı sağladı Galatasaray’a.
“Sarı kart aldıktan sonra hakemi alkışladın!”
Erman Toroğlu (Sabah): Tamam hakem Muslera’ya yapılan harekette sarı kart gösterebilirdi. Diyelim ki göstermedi; fakat o vakit o kadar fazla itiraz etme! Olağan itirazını yap, sarı kart alma. Pekala, sarı kart aldıktan sonra hakemi alkışladın! Artık ne olacak? Buyurun cenaze namazına. Muslera üzere kaleci bunları yapmamalı.
“Antalyaspor’a penaltı verilse daha doğru”
Deniz Çoban (Fanatik): Maçın hakemi Zorbay Küçük, dünkü maçta standardı bir türlü sağlayamadı. Faul kararlarında dengeli değildi, gösterdiği yanlışlı kartlarla birlikte göstermediği kartlar da vardı. 18. dakikada Kazımcan-Jehezkel uğraşında, Jehezkel yerde kalınca penaltı itirazları oldu. Bence de Antalyaspor lehine penaltı kararı verilse daha hakikat olurdu. Kazımcan topa dokunamıyor ve bu atağı rakibini düşürüyor. 25. dakika ise Küçük açısından maç performansının özeti üzere. Çok uzaktan Muslera’nın kıvrandığını görünce faul çalıyor. Aslında konumla ilgili fikri yok, uzak olduğu için göremiyor. Devre ortası Muslera’ya zati ‘Görmedim!’ diye itiraf ediyor. Durum sonda. Ben sarının kâfi olduğu fikrindeyim fakat o sarı kart da çıkmıyor. Sonrası Muslera sonlanıp, topu yere vuruyor. Sarı kart görüyor. Devamında hakemi alkışlıyor. Olayı buraya kadar getiren Zorbay Küçük, bu kere bu alkışı değerlendirip Muslera’ya ikinci sarı kartı göstermiyor.
“Muslera’yı ikinci sarıdan atamıyor”
Ahmet Çakar (Sabah): Hakem Zorbay Küçük’ü hiç beğenmedim. Çok yanlış yaptı. Birinci yarıda Kazımcan’ın Yehezkel’e yaptığı hareket penaltı. Yeniden birinci yarıda Antalyalı oyuncunun Muslera’nın ayağına basması en azından sarı kart. Kart vermiyor kendine itiraz eden Muslera’ya kart gösteriyor. Muslera kendisini protesto edip alkışlıyor ikinci sarıdan atamıyor. İkinci yarı Kerem’e verdiği kart yanlış. Birtakım kartları da es geçti. Sonuçta yükselen bir performans içindeydi lakin dün gece başarısızdı.
“Kırılma anı Assombalonga’nın atmaktan daha sıkıntı olan konumu kaçırması”
Ömer Üründül (Sabah): Maçın kırılma anı Antalyasporlu Assombalonga’nın kaçırması atmaktan daha güç olan konumuydu. Sonra İcardi farkı ikiye çıkaran ve işi bitiren hoş bir gole daha imza attı. Icardi nitekim çok enteresan santrfor. 2 tane kaçırdı bir adedinde kaleci inanılmaz bir kurtarışa imza attı. Arjantinli, birinci golün asistini yaptı, sonra ikinci golü kaydetti. Ben Okan Buruk’u bir bahiste kutlamak istiyorum. Yaratıcı teknik adamları severim. Kerem Aktürkoğlu’nu bugüne kadar kimse forvet ardı düşünmemişti. Ulusal oyuncunun performansı son derece başarılıydı.
“Okan Hoca kadroyu küstürmeden akıllı kullanıyor”
Levent Tüzemen (Fotomaç): Düşler Tiyatrosu’nda Manchester zaferini sahneye koyan Galatasaray, yorgun çıktığı Antalyaspor maçında çok âlâ futbol oynamamasına karşın yıldız golcüsü Icardi ile kazandı. Arjantinli yıldız, Sanchez’in attığı golde topu başla art direğe eksiksiz aşırttı. Kendi golünde ise Molde maçındaki üzere önüne atılan topu sol ayağıyla kalenin tavanına astı. Galatasaray iki cephede kazanırken Okan Hoca elindeki geniş kadroyu kimseyi küstürmeden istikrarlı ve akıllı kullanıyor.
“Dinlenmeden tekrar deplasmana çıkmak kolay değil…”
Ercan Taner (Sözcü): Heyecan, tempo, dinamizm… Düne kadar seyrettiğimiz Galatasaray maçlarında başta yazdığım etkenler çok dikkat çekiyordu. Büyük zaferler sonrası bazen isteseniz de ayaklar çabuk işlemez. Sonuç almakta zorlanırsınız. Manchester United maçından sonra, dinlenmeden tekrar deplasmana çıkmak kolay değil… Günümüzde futbol sanayisi çok acımasız. Kimseye nefes alma, dinlenme imkanı vermiyor. Assombalonga maçtaki en net fırsatı kaçırdı. Resmen boş kaleye kulağıyla vurdu sanki… Icardi tekrar yaptı yapacağını. Topla buluştuğu anda tavana vurdu. Büyük golcüler size maç, kupa, her şeyi kazandırır.
“Sıkıntının üç ası..”
Bülent Timurlenk (Sabah): Mümkün bir puan kaybında malum klişe devreye girecekti: Zafer sarhoşu ya/ya da yorgun Galatasaray. “Kalecinin üzerine vurdu” kadar berbat bir klişe ya da mazeret bu. Konutunda maç kaybetmiş M.United’ın gözüne kestirebileceği bir rakibi karşısında yeniden taraftarı önünde 93 dakika kan kustuğunun üzerine bu maçı açanlar problemin birinci yarıda mental-fizik değil, tercihler olduğunu görmüştür. Teniste 2. servisi garanti vuruş atar üzere; Şampiyonlar Ligi maçlarından sonra hele deplasmana gidiyorsanız kurduğunuz 11’de “acaba”ları soyunma odasında bırakıp, az soru işaretli takımla çıkacak, sonu ünlemle bitebilecek ihtimalleri taraftarınız önünde deneyeceksiniz. Sakatlıktan dönen Kazımcan, hazır olmayan Ndombele ve oyuna sonradan girdiği maçlarda tesirli olan fakat kapalı savunmalar karşısında ismiyle savaşan Barış. Kahrın üç ası..
